Eş Sesli Kelimeler (Sesteş Sözcükler)
Yazılışları aynı olduğu hâlde anlamları arasında hiçbir bağlantı, ilgi bulunmayan sözcüklere eş sesli sözcükler yani sesteş sözcükler denir. Şu iki örneğimize bakalım:
Topa vururken elimi çok kötü incittim.
El elin eşeğini türkü çağırarak ararmış.
(Bu iki örneğe baktığımızda iki örnekte de “el” sözcüğünün kullanıldığını görüyoruz. Ancak birinci cümlede el sözcüğü insana ait bir organ, ikinci cümlede ise “yabancı” anlamında kullanılmıştır. Yazılışları aynı anlamları farklı olduğu için eş sesli sözcüktür diyoruz. )
“Bu kart hatunun, bu içi dışı pörsük kadının hâlâ piyasa yeri araması beni çıldırtıyor.” – H. E. Adıvar (Kart sözcüğü yaşlı anlamında kullanılmıştır.)
Ona bir giriş kartı çıkaralım da rahat girsin. (Kart sözcüğü basılı kâğıt anlamında kullanılmıştır.)
Bir bardak çay alabilir miyim? (Çay sözcüğü içilecek bir tür sıvı anlamında kullanılmıştır.)
Gençken bu çayda az mı yüzdük? (Nehir, akarsunun küçüğü demektir.)
Ayakkabı bağın çözülmüş; dikkat et, düşme.
Bağ bozumu ne zaman biliyor musunuz?
Sınavdan yüz aldı diye nasıl da seviniyor.
Bu şekilde davranırsan bir daha yüzümü göremezsin.
Eş sesli sözcükler ile çok anlamlı sözcükleri (mecaz, yan ve terim anlam) birbirine karıştırmamak gerekir. Çok anlamlı sözcükler her ne kadar yazılışları aynı anlamları farklı olsa da aralarında bir benzerlik vardır. Eş sesli iki sözcük arasında hiçbir benzerlik yoktur.
Şapkalı harfler eş sesli sözcük olarak alınmaz. Örneğin:
Sabahtan beri bekliyorum hâlâ gelen giden yok.
Halamı kahvaltıya çağıralım mı?
(Bu iki örneğe baktığınızda “hala” sözcükleri sesteş sözcük gibi görünebilir fakat sesteş değildir. Çünkü bu iki sözcüğün yazılışı da farklıdır. Şapkalı sözcükler şapkadan dolayı farklı bir sözcük gibi muamele görürler. )
Her yerde kar var.
Bu işte çok kâr var.
(Bu iki örnekteki “kar” ve “kâr” sözcükleri arasında sesteşlik yoktur. Çünkü bu iki sözcük iki ayrı sözcüktür. )
Sesteş sözcüklerle yapılan söz sanatına “cinas”, kafiyeye “cinaslı kafiye”, aşağıdaki gibi manilere de “cinaslı mani” denir.
Böyle bağlar
Yâr başın böyle bağlar
Gül açmaz bülbül ötmez
Yıkılsın böyle bağlar
Niçin kondun a bülbül
Bağımdaki asmaya
Ben yârimden ayrılmam
Götürseler asmaya
Zıt Anlamlı Sözcükler (Karşıt Kelimeler)
Aynı anlam çerçevesi içerisinde birbirine en uzakta bulunan sözcüklere zıt anlamlı (karşıt anlamlı) sözcükler denir.
İyi – kötü ( Bu iki sözcük birbirinin zıttıdır. Çünkü ikisi de insanı değerdir. Aynı düzlem üzerinde yer alır. Birinin yokluğu diğerini doğurur.
Beyaz – siyah (İkisi de renktir. İkisi birbirinin zıttı yani karşıtı renktir. Renkler arasında karşıt en uç renklerdir. )
Zıt Anlamlı Sözcüklere Örnekler
Büyük-küçük, ileri-geri, aşağı-yukarı, acı-tatlı, sert-yumuşak, doğru-eğri, doğru-yanlış, büyüklük-küçüklük, üst-alt, iç-dış, var-yok, açık-kapalı, açık-koyu, vb.
Dikkat ederseniz yukarıda yazdığım örneklerde “doğru” ve “açık” sözcüklerini koyu renkte yazdım. Bu sözcüklerin iki farklı zıt sözcükleri bulunuyor. Çünkü zıtlık yani karşıtlık sözcüğün cümlede kazandığı anlama göre değişebilir. Hemen aşağıdaki örneğimize bakalım:
Dikkat edersen oradaki ağaç doğru durmuyor. (Zıttı “eğri” sözcüğüdür.)
Benimle lütfen doğruları konuş. (Zıttı “yalan” sözcüğüdür.)
Bir eylemin olumsuzu onun zıttı değil olumsuzudur.
“Gelmek” sözcüğünün zıttı “gelmemek” değil, “gitmek”tir.
Eş Anlamlı Sözcükler (Anlamdaş Kelimeler)
Aynı varlığı, düşünceyi, davranışı karşılayan sözcüklerdir. Tek başlarına veya cümle içerisinde birbirilerinin yerine koyulduğunda anlamda değişme olmaz.
Eş anlamlılık genellikle yabancı dillerden dilimize girmiş sözcükler ile bizim dilimizdeki sözcükler arasında olur.
Siyah-kara, al-kırmızı, öğrenci-talebe, okul-mektep, öğretmen-muallim, bencil-egoist, deniz-derya gibi.
Eş anlamlılık bazen de kökeni Türkçe iki sözcük arasında olabilir.
İşitmek-duymak, yollamak-göndermek, küçük-ufak gibi.
İki sözcüğün anlamdaş sayılabilmesi için aynı cümlede birbirinin yerine kullanılabilir olması gerekiyor.
Kara en sevdiğim renktir.
Yüz karası bir insansın sen.
Bu örneklere baktığımızda birinci cümledeki “kara” sözcüğü renk anlamında kullanılmış; ikinci cümlede ise deyim içerisinde olumsuz bir anlamda kullanılmış. Birinci cümledeki “kara” sözcüğünün yerine “siyah” sözcüğünü kullanabilirken ikinci cümledeki “kara” sözcüğünün yerine “siyah” ı kullanamayız. Demek ki, bir sözcüğün eş anlamlısı cümlede kazandığı anlama göre değişebilir.
Yakın Anlamlı Sözcükler
Aynı anlamı taşıyor gibi görünen fakat temelde aynı anlamı taşımayan sözcüklerdir. Bu sözcükler birbirine çok yakın anlam taşırlar.
Çekingen – korkak: Bu iki sözcük birbirinin yerine kullanılmaz. İkisi de bir benzer duyguları ifade eder, bir şeyi yapmak istemeyen anlamı taşır. Fakat korkaklık çekingenlikten daha ileri boyuttadır.
Yalan – yanlış: İkisi de kötü bir şeydir. Doğru olmayan şeydir. Her ne kadar aynı anlamı taşıyor gibi gözükse de birbirinden farklı anlamlar taşır.
Yakın anlamlı sözcüklerin birbirinin yerine kullanması “yanlış sözcük kullanımı” başlığıyla bir anlatım bozukluğu oluşturur.
Resim – fotoğraf: Birbirinin yerine yanlış bir şekilde en çok kullanılan iki sözcük resim ve fotoğraf sözcüğüdür. Bu ikisini birbirinin yerine kullanmak anlatım bozukluğuna yol açar. Çünkü, resim çizilirken fotoğraf çekilir.
Yakın anlamlı diğer sözcükler: kırılmak-darılmak, uğraş-didinmek, azımsamak-küçümsemek, mutluluk-sevinç, istemek-dilemek gibi.
SÖZCÜKTE ANLAM / KELİMEDE ANLAM
3. Sözcük Anlamıyla İlgili Temel Kavramlar
a. Genel ve Özel Anlamlı Sözcükler
b. Somut ve Soyut Sözcükler
c. Nitel ve Nicel Anlamlı Sözcükler
d. Ad Aktarması
e. Dolaylama
f. Güzel Adlandırma
g. Deyim Aktarması (Duyular Arası Aktarım)
1 views
gir sözcüğü eş sesli midir ?
ocak
es sesli
midiir
evet ocak anlamının eş seslısi var biri evde kullandığımız ocak yemek pişirdiğimiz yani diyeri ay olarak ocak
bağ zıt anlamlısı varmı
müfettiş in eş anlamı nedir
müfettiş in eş anlamı nedir ?
bu nasıl şey yyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyy